Bu içerikte neler var?
Çok ciddi bir psikoloji bozukluğu olarak görülen şizotipal kişilik bozukluğu, mutlaka tedavi edilmesi gereken ve uzun vadeli bir tedavi sürecinde bulunulması şart olan psikolojik rahatsızlıklar içerisinde yer alır. Bu bozukluğu sahip olan bireylerin yakın çevresi bilgilendirilmelidir.
Şizotipal Kişilik Bozukluğu Nedir?
Şizotipal kişilik bozukluğu nedir sorusunun genel yanıtı, hiçbir şekilde yakın ilişkisi olmayan, olaylara tepki vermeyen ve bu tepkileri içerisinde yaşayan, sosyal aktiviteler içerisinde yer almayan ya da aldığı zaman aşırı derecede heyecanlı, alıngan, kuşkucu ve kaygılı olan kişilerdir. Genel olarak toplum içerisinde garip davranan bu bireyler, toplumdan kendilerini bir süre sonra soyutlamak ister ve insanlara karşı hep mesafeli olurlar.
Psikoloji açısından bakıldığında bu bireylerin büyüsel inanışları, batıl inançları olduğu, gerçekte var olmayan şeyleri gerçekten yaşıyor ya da görüyor gibi davrandıkları görülmektedir. Duygu, düşünce ve davranış açısından kendilerini bütünleyemedikleri, iletişim yönünden zayıf oldukları ve zor ilişki kurdukları görülür.
Şizotipal Kişilik Bozukluğu Nasıl Anlaşılır?
Şizotipal Kişilik Bozukluğu tanı kriterleri içerisinde başta hayali karakterlerin ve hayali olayların var olması görülebilir. Birey, konuşulanlar ya da yaşananlar hakkında hayali duygu ve düşüncelere kapılır. Gerçekle hayali ayırt edemediği ve hayali şeyleri gerçek gibi anlattığı görülür.
En belirgin şizotipal kişilik özellikleri içerisine son derece çarpık ve gerçekdışı olaylar, düşünceler, duygular olması ile birlikte tuhaf inanışlarının var olması da görülür. Başlarına gelen her şeyin bir sihirsel nedeni ve sonucu vardır. Pek çok psikolog bu durumu şizofreni olarak tanımlamaktadır. Lakin şizofreni ile şizotipal kişilik bozukluğu arasında ince farklar bulunmaktadır.
Bu kişilerin belirsiz, ayrıntılı ve basmakalıp konuşması, konudan konuya atlaması, karşısındakini dinlememesi ya da anlaşamaması konuşma ve iletişim biçimlerini etkilemektedir. Bu nedenle bireylerin mutlaka terapi uygulamalarına katılması, ilaç tedavisi altına alınması gerekir.
Şizotipal kişilik bozukluğu yaşayan bireylerin sürekli olarak kaygı halinde olması da sosyal yaşamlarını büyük bir ölçüde etkilemektedir. İkili iletişimler içerisinde şüpheci ve kuşkucu olmaları, hayali düşünce ve olaylardan bahsetmeleri, onları kaygılı yapar. Genel olarak da insanlardan kendilerini bu nedenle soyutlamak isterler.
Bireyler kollarında, bacaklarında ya da yüz bölgesinde böcek dolaşıyor gibi hissedebilir. Bedenlerinde yer alan herhangi bir uzvun büyüdüğünü, şeklinin değiştiğini, ağırlaştığını ya da hafiflediğini de hissedip buna inanabilirler.
Bir önceki yazımız olan Borderline Kişilik Bozukluğu Nedir? Tehlikeli mi? başlıklı yazımıza göz atabilirsiniz.